Okul öncesi dönemde çocukların okuryazarlık seviyesi herkes için büyük önem taşıyor. Bu erken deneyimler, okul öncesi yıllarda küçük çocuklara çok uyarıcı ve beceri kazanmalarını ve temel kavramları anlamalarını sağlayan anlamlı bir alan oluşturmaktadır.
Okulun bu aşamasını karakterize eden bir etkinlik olarak oyun gelişme, ortaya çıkan okuryazarlıkla mükemmel uyum sağlamaktadır. Yeni bir yaklaşım bu becerinin geliştirilmesi konusunda da Meryem Yerli profesyonel hizmet alanları ile farkındalık becerisini geliştirerek, farklılık yaratmaktadır.
Genel olarak, oyun ile erken okuma arasındaki bağlantı ve yazma, bilim alanında en çok çalışılan araştırma konularından biri haline gelmiştir. Bu konuda erken çocukluk döneminde alınacak olan eğitimler çok büyük farkındalık oluşturacaktır. Oyun sırasında okuryazarlıkla ilgili sosyal uygulamalar yaşamın erken dönemlerinde başlayan yapıcı bir sosyal süreçtir.
Çocuklar aracılığıyla kavramlar hakkında bilgi edinilir ve okuryazarlık becerileri kazandırılır. Hikaye okumak ve oyun oynamak dahil olmak üzere başkalarıyla yaşadıkları günlük deneyimler çocukların yazma becerilerini geliştirmektedir.
Çocukların okuryazarlık gelişimi ve öğreniminde oyunun rolü üzerine araştırmalar küçük çocuklar iki temel soru etrafında dönmektedir. Bunlar;
Sosyo-dramatik oyun etkinlikleri: dil, simülasyon ve sözlü anlatım şeklinde ortaya çıkan okuryazarlık becerilerini etkiler. Bu kapsamda fonolojik farkındalık, alfabeyi öğrenme, kelime dağarcığı ve anlatı anlayışı gibi beceriler geliştirilmektedir.
Oyun ortamının hem fiziksel hem de sosyal alanda oyuncu üzerindeki etkileri çok fazladır. Erken dönemde yazmayı öğrenme kavram ve becerilerin geliştirilmesi sağlanmaktadır.
Bu 2 süreçte de Meryem Yerli çok kapsamlı ve profesyonel hizmetler sağlayarak, çocukların okur yazarlık becerilerini desteklemektedir.
3 yaşındaki çocuklarda sembolik oyun ile onların davranışları arasında anlamlı ve pozitif ilişkiler ilişkilendirilmiştir. Dil etkinliğini tanımlayan fiiller konuşma, yazma, tartışma, okuma gibi yazılı ve sözlü şekilde beceri kazandırmaktadır. Bu sonuçlar, oyun ve okuryazarlık arasındaki dilin soyut ve sosyal olarak tanımlandığını göstermektedir.
Okuryazarlık öğrenimini etkileyen oyunun göze çarpan bazı özellikleri bulunmaktadır. Bu konuda Meryem Yerli tarafından oyuna dayalı erken öğrenme programlarında aritmetik ve okuryazarlığın desteklenmesi hizmetleri verilmektedir.
Bu hizmet sayesinde çocukların okuryazarlık becerileri büyük ölçüde gelişmektedir. Bu çalışma aynı zamanda anlamlı ve işlevsel aritmetik ve okuryazarlık açısından zengin, eğlenceli bir ortam sağlamanın, anaokulu öncesi çocuklarda olumlu tutum ve becerilerin geliştirilmesine de yardımcı olmaktadır.
Anaokulu öncesi programda eğitim materyalleri aracılığıyla aritmetik ve okuryazarlık büyük ölçüde desteklenmektedir. Anaokulu öncesi müfredatta aritmetik ve okuryazarlık üzerine alınan eğitimler, yazı farkındalığı ve öğrenim kolaylığı da sağlamaktadır.
Bu konuda Meryem Yerli eğitim hizmetleri deneyimlerini paylaşmanın yanında becerileri geliştirmenin bir yolu olarak çocuklar okuma yazma konusunda büyük yol kat etmektedir.
Anaokulu öncesi programlarda aritmetik gelişimini ve çocukların okuryazarlığını desteklemek için oyuna dayalı programlar yapılmakta ve bu şekilde kolay öğrenme ve beceri kazanma sağlanmaktadır.
Oyun temelli bir erken öğrenme programında Meryem Yerli, çocuğun, çevrenin ve ilişkilerin rolünden de yararlanarak, bu temaların birbiriyle bağlantılı olduğu bir program planlamaktadır. Bu planlama içeriğinde;
Okuryazarlığı teşvik etme alışkanlıklarını kazandırmak için kitap paylaşımı entegrasyonu, şarkı ve günlük konuşma gibi etkinler yapılmaktadır. Bu şekilde çocukların erken yaşta sözcük bilgisi gelişmektedir.
Ailenin güçlü yönlerini geliştirmek adına, aileleri teşvik etmek için de kendi dillerinde hikayeler anlatılmaktadır. Konuşma ve şarkı söyleme anaokulunda en çok zevk aldıkları etkinlikler olmaktadır.
Aileleri topluluk kaynaklarına yönlendirmek. Bu konuda ailelerin çocukları kütüphanelere götürmeleri ya da kitap bağış programları gibi etkinliklere katılmaları sağlanmaktadır. Bu şekilde çocuklarda ses bilgisel farkındalık ortaya çıkacaktır.
Genel olarak bakıldığı zaman erken dönemde çocuğa karşı yapılan davranışlar becerilerin ortaya çıkmasını teşvik eder. Dile dayalı okuryazarlık becerileri, toplumun bilişsel ve sosyo duygusal alanlarını etkiler.
Sağlıklı bir çocuğun gelişimi için gerekli olan öğrenme şekli Meryem Yerli tarafından en ince detayına kadar uygulanmaktadır. Bu kapsamda çocukların erken okuryazarlık becerileri onlara karşı yapılan davranışlar ile doğru orantılı olmaktadır.
Erken çocukluk gelişimi içinde Meryem Yerli, öğrenciler arasında sözlü iletişim, okuma ve yazma becerilerini geliştirmek için ilköğretim düzeyinde okuryazarlığa odaklanmaktadır. Bu konuda okuma ve yazma profillerinin ve sürekliliklerinin geliştirilmesi için en uygun yöntemleri sağlamaktadır.
Meryem Yerli vermiş olduğu okuryazarlık hizmetlerinde genel hedefler belirlemektedir. Bunlar;
Dengeli bir okuryazarlık modeli üç bileşen tarafından desteklenir.
Sözlü iletişimde, öğrencinin becerilerini geliştirmesi gerekir. Konuşmada bir mesajı organize edebilecek ve formüle edebilecek şekilde doğru kelimeler kullanılarak onlara iletilmektedir. Öğrenci aynı zamanda aktif dinleme becerileri de geliştirebilirler.
Okumada öğrenci yazılı metni çözebilmelidir. Bu noktada mesaj tanımlanmakta, anlayıp, yorumlanmaktadır. Sonuç da değerlendirilip, ayırt etme yeteneği geliştirilmektedir.
Yazılı olarak, öğrenciler motor becerilerini geliştirmelidir. Fikirleri tutarlı bir şekilde organize edebilen ve formüle edebilen çocuklar için etkili ve orijinal dil öğrenimi sağlanmaktadır.
Meryem Yerli iletişimde durumları öğretirken öğrenme konuşma, okuma ve yazma tüm konuları ele almaktadır. Etkili bir şekilde, öğrenci disiplinini sağlamakta ve okuryazarlık temel bilgisini oluşturmaktadır. Kitaplar, kılavuzlar, elektronik medya, konuşmalar, belgeseller ve buna benzer örnekler ile öğrenci öğrenme stratejileri geliştirmekte ve iyi yönetmektedir.
Okuryazarlık modelinde önerilen pedagojik uygulamalar, son yıllarda araştırmacılar tarafından yayınlanan öğretme-öğrenme ilkelerine dayanmaktadır. Bu kapsamdan Meryem Yerli tüm öğretme stratejilerinde bu uygulamaları kullanmaktadır.
Sözlü iletişim becerilerinin kazanılmasında ve ustalaşmasında da aynı yolu seçmektedir. Pedagojik yaklaşımları ile dengeli bir okuryazarlık modeli uygular. Bu konuda öğrencilerine değer verir ve onları okuma yazmaya teşvik eder.
Öğrencilerin her birinde, çevrelerindeki dünyayı anlama yeteneği tamamen gelişir. Aynı zamanda bu eğitimin sonuçlarında olumlu açıdan öğrencilerin ilgi alanları, ön bilgi ve deneyimleri, fiziksel yetenekleri, entelektüel becerileri, öğrenme hızları, cinsel yönelimleri, ana dilleri her açıdan gelişip değişmektedir.