Otizmli çocuklarda oyun gelişiminin dil gelişimi ile ilişkisi normal gelişim gösteren çocuklarda olduğu gibi çok önemli bir yere sahiptir. Oyun ve dil gelişimi arasında ilişki olduğunun düşünülmesinin temel sebebi, çocuklardaki sembolik oyunun ve dilin, bir şeyin başka bir şeyle temsili olarak ilişkilendirilmesinden kaynaklanır.
Otizmli çocuklarda sembolik oyun ve dil gelişimi arasında çok önemli bir yetersizlik söz konusudur. Bu çocuklar için oyun ve dil arasındaki ilişkinin önemi, yapılan birçok çalışma ile kanıtlanmıştır. Ankara üniversitesinde yapılan çalışmalarda sembolik oyun ve dil gelişimi arasında yapılan çalışma bulguları ve normal gelişim gösteren çocukların verileri bir araya getirilerek kıyaslanmıştır. Sonuç olarak bu araştırmalarda kullanılan bazı yöntem çeşitliliklerinden kaynaklı, farklı belirtilerin ortaya çıktığı ve otizmli olan çocuklarda sembolik oyunların hem normal gelişim gösteren hem de gelişimsel gecikmesi söz konusu olan akranlarından her bakımdan geride kaldıklarını destekler niteliktedir. Bununla birlikte sembolik oyun ve dil arasında var olan ilişkinin gücünde yöntem çeşitlilikleri ve buna bağlı diğer faktörlerinde çocuk üzerinde etkili olabileceği unutulmamalıdır.
Oyun; çocukları sosyal, fiziksel ve bilişsel anlamda geliştirme konusunda en önemli destekçisidir. Çocuklar düzenli şekilde oyun oynanarak gerçek yaşamı deneme fırsatı bulabilir ve mantıksal muhakeme becerileri bu sayede geliştirebilir. Kendi içerisinde çeşitli kuralları olan ve her çocuğun gelişiminde olmazsa olmaz bir noktada yer alan oyun oynamak aynı zamanda son derece eğlenceli bir aktivite olarak karşınıza çıkar. Oyun oynayan çocuk gerçek yaşamdan bağımsız bir şekilde kendine ait yaratıcı ve özgür bir alan oluşturma imkânı bulur.
Oyun oynamak çocuğun gelişimi konusunda tek etkili yol olmamakla birlikte, çocukta var olan mevcut potansiyeli geliştirme konusunda son derece başarılı bir yoldur. Bu sayede çocuğu üst gelişimsel basamaklara taşır ve daha sağlıklı bir yetişkin olma konusunda önemli bir basamak olarak görev alır. Bazı yapılan bilimsel çalışmalar Otizm Spektrum Bozukluğu olan çocukların sembolik oyun davranışları sırasında soyut düşünme konusunda kısıtlılık ve yetersizlik yaşadığını, bu anlamda doğru şekilde destekledikleri takdirde bağımsız bir birey olabileceklerini ortaya koymuştur.
Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB) olan çocuklarda sosyal iletişim konusunda sorun yaşadıkları ve tekrarlanan basmakalıp davranışlar sergiledikleri görülür. Bu çocukların yaratıcılık gerektiren aktivitelerdeki farklı gelişimleri ve hayal gücüne dair yapılan bazı araştırmalar söz konusudur. Özellikle de hayal gücüne dayanan sembolik oyunlarda Otizmli çocukların normal gelişim gösteren çocuklara göre farklı bulgular ortaya koyduğu görülür. Bu anlamda sembolik oyunların otizmli çocukların dil gelişimi üzerinde olumlu etki bıraktığı söylenebilir.
Bu anlamda yapılan çalışmalara bakıldığında, OSB olan çocukların kendiliğinden ve doğaçlama oyun üretme konusunda normal gelişim gösteren çocuklardan farklı davrandığını söylemek mümkündür. (oyuna daha az zaman ayırmak, diğer çocuklara göre daha az karmaşık oyunlar yaratmak vs.) Bu çocuklarda dikkat çeken farklılıkların temel kaynağının ise performans ve yeterlilik ile doğrudan ilişkisi olabileceği düşünülmektedir.
Erken çocukluk sürecinde sembolik oyunların ortaya çıkmaya başlaması, çocuk açısından çok önemli bir bilişsel kapasite olarak ortaya çıkar. Sembolik oyunlar 1,5-2 yaş arasında ortaya çıkmaya başlar. Bu süreçte çocuklarda gelişmeye başlayan taklit becerisi, dil gelişimindeki ilerleme, hayal gücü ve zaman içerisinde çocukta oluşan bilişsel gelişimle birlikte daha çok temsili düşünebilmeye fırsat tanır. Bu çocuklar her geçen gün daha çok –mış gibi oynamaya, sonrasında ise nesneleri kendi işlevi dışında daha aktif şekilde kullanmaya başlar. Sembolik oyunda çocuk nesneyi kullanım amacı dışında kullanmak için ona kendi hayal dünyasında farklı bir rol biçer. Örnek vermek gerekirse bir kalemi gemi olarak kullanabilen çocuk sonrasında da markası olmayan bir çikolata hayal edebilir. Bu sembolik olarak yeterlilik seviyesinin arttığına işaret eden önemli bir detaydır.
Her çocuğun nesnelere yüklediği sembolik anlamlar, aslında ilk olarak çocuğun gerçek dünyasında daha önce deneyimlediği mevcut olan şemalar aracılığı ile şekillenmeye başlar. Oluşan bu şemalar, çocuk büyüdükçe gelişen hayal gücüyle birlikte zaman içerisinde daha genişler ve farklı objelerin temsiline dönüşmeye başlar. Sembolik bir oyun gelişiminin söz konusu olabilmesi için çocuğun yeni davranış ve fikirler üretmesi gerekir. Otizmli çocuğun sembolik oyun davranışları, normal gelişim gösteren çocuklardan daha geride ve yetersiz olabilir. Bunun için gerekli desteği sağlamak, çocuğun ileri yaşamında daha sağlıklı bir birey olması açısından çok önemlidir.
Yapılan araştırmalarda Otizm Spektrum Bozukluğu ve daha farklı gelişimsel bozukluğu olan çocukların, Down Sendromlu, tipik gelişim gösteren ya da özel öğrenme güçlüğü gibi farklı gelişim geriliği tanısı olan çocuklarda göre daha az sembolik oyun oynadıklarını ortaya koyduğundan, gerekli ortam ve ipuçları sağlandığı takdirde, zaman içerisinde sembolik oyun üretebildikleri ve sembolik oyunları anlamak konusunda daha başarılı olduklarını ispat eder niteliktedir. Otizm Spektrum Bozukluğu olan çocukların bir nesneye ya da objeye olmayan özellikleri yüklemek konusunda diğer çocuklara göre daha yetersizdir, bir objeyi farklı bir nesnenin yerine kullanmak ya da olmayan bir şeyi hayal dünyasında geliştirmek konusunda kısıtlılık gösterebilir. Özellikle bu çocuklara uygun şartlar oluşturarak düzenlenmeyen ortamlarda, otizmli çocukların sembolik oyun üretme konusunda daha farklı ipuçlarına ihtiyaç duydukları söylenebilir.
Bazen normal gelişim gösteren çocuklarda Otizm Spektrum bozukluğu olsun ya da olmasın, zihinsel becerilerinde ve zihin kuramı becerisi konusunda kısıtlılık gösterebilir. Bu gibi durumlarda çocuğun sembolik oyun üretme ve oynama anlamında dışarıdan bir desteğe ihtiyacı vardır. Bu aşamada çocuğun oyun içerisindeki yaratıcılığını üretkenliğini, hayal gücünü ve yaşamını oyunda deneyimlemesi gibi konuları gerekli alt yapı sağlanarak desteklemek çok önemlidir. Bu basamaktada karşımıza çıkan en etkili yöntem floortime terapisidir. Floortime(202) terapistleri çocuklarda fikirlerin ortaya cıkmasını, temsili oyunların ve sembolik oyunların oluşmasını seanslarda desteklemektedir.
Çocuklar yaklaşık 18. Aydan itibaren artık –mış gibi oyunlar oynamaya başlar ve hayal ile gerçek arasındaki farkı anlamalarının temeli bu dönemde yavaş yavaş atılmaya başlar. Bu süre zarfında sosyal duygusal gelişim, bilişsel gelişimi mantık yürütme ve muhakeme becerisi hep birlikte gelişmeye devam eder. Bu dönemde çocuk ve ebeveyn arasındaki ilişkinin güçlü olması çok önemlidir. Çünkü ebeveynler bir çocuğun yaşamında var olan gerçekliğinde ilk simgesidir.
Ebeveynine dikkatini verebilen, onlarla güçlü bir bağ kurma fırsatı yakalayan çocuğun gerçeklik algısı da oluşmaya başlar. İlk etapta somut durumları daha kolay anlamlandıran çocuk için soyut olan duygu durumları ifade etmek çok daha zordur. Sağlıklı gelişim gösteren bir çocukta süreç çocuğun hayal ve gerçek dünya arasındaki ayrımı, duygu ve olaylar sonucunda sarsılmayacağı bir şekilde yapabilmesi gerekir. Bu ayrımı yapamayan çocukların gerektiği zamanda doğru eğitimcilerle desteklenmesi son derece önemlidir.
Özellikle Otizmli çocukların sembolik oyunlarda ve buna bağlı dil gelişiminde yaşadığı kısıtlılıkta destek alması gerekir. Bunun için alanında uzman bir özel eğitim merkezine başvurmak çocuk için gereken ilk adımdır. Meryem Yerli bu anlamda aradığınız üst düzey kalite standartlarında hizmet anlayışından faydalanabileceğiniz oldukça nitelikli bir özel eğitim merkezidir. Çocuklarınıza kendi çocukları gibi sevgi dolu bir yaklaşımla eğitim veren Meryem Yerli özel eğitim öğretmenleri, sevgi dilini en iyi şekilde kullanarak çocuklarınızı geleceğe sağlam bir şekilde hazırlar.
Sizde çocuğunuza bir iyilik yaparak onu Meryem Yerli’nin yuva sıcaklığıyla tanıştırmak için web sitemizde yer alan iletişim numaralarını kullanarak hemen bize ulaşabilirsiniz. Meryem Yerli ‘’çocuklar geleceğimizdir’’ prensibiyle uzman kadrosu ve personeliyle birlikte her çocuğun kendi hikâyesine uygun terapi ve destek yöntemleri geliştirir. Kişisel tedavi yöntemi alan çocuktaki gelişimi bu sayede her gün fark edebilir ve sağlıklı bir gelişim gösteren çocuğunuza bu konforu özel eğitim merkezimiz aracılığı ile sunabilirsiniz. Özel eğitimde sonsuz güven ve sevginin tek adresi Meryem Yerli olmaya devam ediyor.