Uyaran eksikliği; günümüzde çocuklarda en sık karşılaşılan sorunlar arasında yer alır. Teknolojinin gelişmesi başta olmak üzere, hayatın hızlı akmaya devam etmesi gibi etkenler çocuklarda uyaran eksikliği sorununun ortaya çıkmasına sebep olabilir. Çocuk genel olarak gelişimini doğrudan etkileyen uyaran eksikliğine maruz kaldığında, bunun tedavisi için tercih edilebilecek en doğru yöntemlerden biri onunla oyun oynamaktır.

uyaran-eksikligi-icin-oyunlar.jpg

Oyun oynamak; çocuklara bir durumu, olguyu ya da sorunu çözmek için kullanılan en yaygın yollardan biridir. Çünkü çocuklar için anne ve babayla düzenli olarak oyun oynamak, bir şeyi öğrenmenin en kolay yoludur. Uyaran eksikliği sorununun çözümünde, oyun oynamak etkili bir tedavi yöntemi olarak kullanılabilir.

Bir bebek dünyaya geldiğinde, sadece fizyolojik olarak değil zihinsel olarak da bakıma muhtaç kabul edilir. Fizyolojik olarak nasıl ki çocuğu düzenli olarak beslemek gerekirse, dünyaya yeni gözlerini açan çocuğun bir bağlam içerisinde her bakımdan düzenli şekilde gelişim göstermesi için ilgiye ihtiyacı vardır. Bu yüzden her an etkileşime girdiği bir çevreye ihtiyaç duyar. Etkileşime girdiği bu çevreden aldığı uyaranlar sayesinde kendini geliştirirken, çocuk için bu gelişimi sağlıklı şekilde devam ettirebilmek ancak bu şekilde mümkündür. Çevre içerisinde oynadığı oyunlar, konuştuğu kişiler ve dokunduğu her bir aktivite ona bir uyaran sunar.

Uyaran Eksikliği Ne Anlama Gelir?

Uyaran, uyarılan kişinin maruz kaldığı her şeyi içine alan bir kavramdır. Uyaran eksikliği durumu ise günümüzde teknoloji ile doğrudan bağlantılı olan bir sorundur. Bu durumun en temel sebebi ise tablet ve telefon gibi teknolojik aletlerin çocukların sürekli olarak ilgi odağında olması ve sonrasında başka uyaranlara karşı tepkisiz kalmasıdır.

Uyaran eksikliği; çocuğun yaşına ve gelişim çağına uygun şekilde maruz kalması gereken yukarıda anlatılan çevresel faktörlerin yeterli seviyede sunulamaması sonucunda sosyal becerilerinin gelişmemesi olarak açıklanabilir. Sosyal uyaran eksikliği ya da yaşantı eksikliği olarak da isimlendirilen bu durum, çocuklarda iletişim sorunları görünmesine sebep olabilir.

Çocuklarda uyaran eksikliği; 0-3 yaş döneminde çocuğun çevresinde bulunan uyaranlara karşı oldukça az kalması sonucunda bazı sosyal becerilerinin yeterince gelişmemesi ya da oldukça az gelişmesi olarak açıklanır. Çünkü dünyaya gelen bir çocuk, çevresinden maruz kaldığı her şey sayesinde sürekli olarak gelişir. Bu maruz kalınan her şeyin ismi uyaran olduğu gibi; bir hareket, ses, görüntü, şekilde ya da sosyal ortam, annesi ve babasıyla geçirdiği zaman çocuk için bir uyarıcıdır. Bu uyaranlar olmadığı takdirde, çocuk beyninde nöral aktivite bölümü yeterince gelişemez ve bazı sorunlar yaşanır.

Uyaranları tam anlamıyla algılayamamak, özellikle 0-3 yaş arası çocuklarda geç konuşma, geç yürüme gibi gelişim geriliği durumlarına sebep olabilir. Uyaran eksikliğinin çok fazla olması durumunda, çocukların büyüme rutininin bozulduğu görülür. Uyaran eksikliğinin tedavisinde kullanılan en yaygın teknik ise çocukla birlikte vakit geçirmek ve onunla düzenli şekilde oyun oynamaktır.

Uyaran Eksikliği Belirtileri Nelerdir?

Uyaran eksikliği yaşayan çocuklarda, bazı iletişim sorunları yaşandığı görülebilir. Sosyal adaptasyon zorluğu yaşayan bu çocuklarda konuşma sorunları ya da konuşma gecikmesi görülebilir. Uyaran eksikliğinin diğer belirtileri ise şu şekilde sıralanabilir:

  • Konuşma sorunları,
  • Yaşıtlarıyla iletişime geçme zorluğu,
  • Sosyal adaptasyon sorunu,
  • Anlama sorunu ve hatta bazen anlayamama,
  • Öfke sorunu,
  • Sadece kendi istediği zamanlarda göz teması kurma,
  • İşaret etme eksikliği,
  • Komutları yapamama,
  • Sürekli telefon oynama ve televizyon izleme eğilimine sahip olma.

Uyaran eksikliği, temel olarak çevresel bazı uyaranlara daha az maruz kalmasından kaynaklı ortaya çıkan bir sorundur. Bu yüzden anne ve babalar bu dönemde çocukla sıkı sıkı iletişim kurmalı ve oldukça fazla uyarana maruz kalmasını sağlamaktır. Bu sayede çocuk eksik kaldığı uyaranı telafi etme şansı bulabilir. Bu yüzden çocuğun telefon ya da tablet gibi araçlardan uzak tutulması şarttır. Çocuğun bu gibi cihazlardan uzak tutulması, onun sosyalleşmesi için bir itici güç olacağından son derece önemlidir. Çocuğun bu dönemde sık sık dışarıda vakit geçirmesi, anne ve babayla yoğun bir şekilde zaman geçirmesi, bol bol hareket etmesi gerekir. Burada asıl amaç çocuğun bu dönemde sosyal becerilerini kazandırmak ve normalleşmesini sağlamaktır.

Uyaran Eksikliğinde Hangi Oyunlar Oynanır?

Uyaran eksikliği yaşayan çocuklarda, ilk olarak eksikliğin erken dönemde tespit edilmesi ve ailenin bu konuya dair eğitilmesi gerekir. Sürecin sorunsuz şekilde atlatılması için en önemli etken erken teşhistir. Uzman önerilerine göre çocukla ilgilenmek, iletişim kurmak ve onunla oyun oynamak uyaran eksikliğine çok iyi gelir. Uyaran eksikliğine iyi gelen diğer etkenler şu şekildedir:

  • Özel eğitim sürecinin biran önce başlaması,
  • Aile içi eğitim ve bilinçlendirme,
  • Erken tespit etme,
  • Çocukla etkili şekilde vakit geçirmek ve oyunlar oynamak,
  • Ailenin tedavi, sürecinde etkin şekilde rol alması,
  • Çocuğu sosyalleştirmek,
  • Çocuğa bu süreçte destek olmak,
  • Çocuğu dijital ortamdan uzaklaştırmak.

Uyaran eksikliğinin tedavisinde oynanabilecek bazı oyunlar vardır. Bu oyunlar, özellikle teknolojik cihazlardan uzak olacak şekilde çocukla vakit geçirmek için tercih edilebilecek oyunlardır. Bu oyunların temelde amacı çocukla kaliteli şekilde vakit geçirmek ve onların tablet gibi araçlara yönelmesinin önüne geçmektir.

Uyaran eksikliğine karşı oynanabilecek oyunları temelde çocukların yalnız kalmadığı, grup şeklinde oynanan oyunları kapsar. Bu oyunları oynarken teknolojik aletlerden uzak zekâyı ve uyaranlara tepki verme güdüsünü güçlendiren oyunlar tercih edilmelidir. Grup oyunları, uyaran eksikliğini gidermek için çocukların bol bol uyarana maruz kaldığı oyunlara verilen isimdir. Aynı zamanda zekâyı geliştiren bu oyunlar sayesinde, çocuklarınızın uyaran eksikliği sorununun kurtulmasını sağlayabilirsiniz.

Uyaran eksikliği, ev ortamında oyun oynayarak giderilmesi mümkün olan bir sorun değildir. Gelişim geriliğine sebep olan bu sorunun tedavisinde ise mutlaka alanında profesyonel olan kişilerden destek almak gerekir.

Uyaran Eksikliği Ne Kadar Sürede Düzelir?

Aile eğitimi, uyaran eksikliğinde çok önemli bir yere sahiptir. Ailenin eğitimi ve uzmanın öngörüleri sayesinde çocuk bu tedavi sürecinde çok daha hızlı bir ilerleme kaydeder. Çocuğun tablet ve televizyonla geçirdiği süre kısıtlamalı ve bunun yerine ailesi ve arkadaşlarıyla sosyalleşmelidir. Bir diğer önemli yol ise özel eğitim süreci yada floortime terapisidir. Floortime terapisi sayesinde çocukla oyunlar oynamak, uyaran eksikliği tedavisinde çok büyük bir fayda sağlar.

Uyaran eksikliğinde tercih edilmesi gereken oyunlar, daha çok teknolojik araçlardan uzak olunması gereken oyunları içine alır. Bu sayede çocuklarla hem ailecek hem de başka yaşıtlarıyla bol bol uyarana maruz kalabileceği grup oyunlarına yer verilmelidir. Bu konuda genel olarak tercih edilebilecek oyunlar, çocuğu teknolojiden uzak tutarken zekasını ve uyaranlara karşı tepkilerini harekete geçirebilecek oyunlar olmalıdır.

Oyunlarda bahsedildiği gibi, çocuğa bu süreçte alınacak oyuncaklarında zekasını harekete geçirebilen ve tek başına oynamaktan çok bir arkadaşa ihtiyaç duyabileceği oyuncaklardan tercih edilmelidir. Bu sayede çocuk oyun oynarken yalnız kalmayacak ve bu oyuncaklar sayesinde sürekli olarak uyarılmaya devam edecektir.

Uyaran Eksikliği Tedavisi Meryem Yerli ’de

Uyaran eksikliğinde teşhis koyarken, temelde ilk yapılması gereken çocuğun hikayesinin doğru şekilde anlaşılması vardır. Bu yüzden ilk olarak aileden çocuğun hikâyesinin en şeffaf şekilde dinlenilmesi gerekir. Aile çocuğun dikkat çeken şikâyetlerini uzmanlarla paylaşarak geçmişte ne yaşadığını ve daha önce çocuğa herhangi bir tanı konulup konulmadığını uzmanla paylaşmalıdır. İletişim kurmada sorunları ve konuşma geriliği gibi sorunlarla karşı karşıya kalan çocuk için bir uzmana başvurulduğunda; uzman çocuğu gözlem altına alır. Çocukta bulunan tüm belirtileri ve bulguları değerlendirir. Çocuğun gelişimini değerlendirmek üzere bazı ölçek ve testlere başvurur. Sonrasında çocuğun yaşına ve ihtiyacına yönelik gelişimsel tarama testleri uygular. Psiko-sosyal değerlendirme de yapıldıktan sonra, çocuğun bilişsel işlevleri değerlendirme altına alınır. Alıcı dil, ifade edici dil, komutlara uyabilme, sosyal beceriler, taklit yeteneği, iletişim becerisi gibi tüm parametreler değerlendirilir. Sonrasında gerekli terapi planlaması yapılarak çocuğun doğru şekilde uyarana maruz kalması sağlanır.

Bu noktada tercih edilen özel eğitim merkezinin çocuğun ihtiyacına yönelik tedavi yöntemini sunarken, her zaman kalite odaklı hizmet anlayışına sahip olması çok önemlidir. Meryem Yerli bu anlamda üst düzey kalite standartlarında hizmet prensibi ile rakiplerinden bir adım öne çıkmayı başaran bir özel eğitim merkezidir. Uzun yıllara dayanan çalışma prensibi ile her geçen gün büyümeye ve gelişmeye devam eden Meryem Yerli için öncelikli olan çocukların kendilerini huzurlu ve yuva sıcaklığı olan bir ortamda rahat hissetmesidir.

Bundan dolayı Meryem Yerli her çocuğun ihtiyacına yönelik özel tedavi ve terapilerle daha sağlıklı bireyler yetiştirme konusunda büyük katkı sağlar. Sizde çocuğunuza bu konuda bir iyilik yaparak, onu Meryem Yerli’nin alanında uzman kadrosu ile tanıştırmak için web sitemize göz atabilir, iletişim numaralarını kullanarak hemen bize ulaşabilirsiniz. Söz konusu çocukların geleceğine kaliteli ve güvenli bir dokunuş yaparak, onları sosyal yaşama kazandırmak olduğunda en doğru adres herzaman Meryem Yerli’dir.

İletişim Formu